13 Temmuz 2017 Perşembe

hiç unutamadığımda ve sonsuza dek unuttuğumda ..


Hakan Günday , Kinyas ve Kayra'ya şöyle başlar;
Kayra bir gün bana, “Mutsuzluğuna hiç bir çare aramıyorsun.” demişti. “Ve en büyük acının kendininkinin olduğunu düşünüyorsun. Dünyadan haberdar olmayan bütün geri zekalılar gibi. Ölmesine çeyrek kalmış, herkesi yaşadığına pişman etmeye çalışan, sağlıklı oldukları için suçluluk duymalarını isteyen hastalıklı, yaşlı bir kadın gibisin.”


Soğuk, karanlık ve çok uzun bir kıştı.
Bazı sabahlar " sen neden buradasın , niye bunları yapıyorsun , derdin ne ..?!"  dediğim çok oldu... hala da diyorum çünkü ben şartlarım ne kadar düzelirse düzelsin kendimle çelişen bir hayat yaşadım hep. "Herkesin yaptığı şeyler" benim için hep bir tık daha  zordu ve bu durumu da ailem dışında kimseye izah etmek mecburiyetinde hissetmedim.
Şunları okurken bile "hmm .. Gözde çelişkili hayat yaşıyormuş demek! Acaba ne gibi büyük sırları var , nasıl psikolojik sorunlar içinde?" diye düşünen, okuduğu sadece kelime anlamından ibaret  ve hiç bir zaman benim "yakınım" olamayacak insanlar var biliyorum. 
Gerçek şu ki; "herkesin yaptığını yapmakta zorlanmak"  ortalama bir zeka  ve vasat bir kalple yaşamaktan daha zor değil:)) Çok şükür, bu yazdıklarımı naif bir gülümsemeyle okuyacak ve "heh işte tam kendini anlatmış , bak yine abartmış, kendini neden böyle göstermiş, alem kız yine patlatmış!" diyecek insanlarla  dolu etrafım:)
Neyse dağıldı konu.
Bırakın yazalım yahu.. kaç zaman oldu:))
Bazen bir mesaj geliyor, kaç yıl önce yazdığım bir yazı birilerine klima değil elbet ama vantilatör olmuş..
"Artık yazmıyosun .." demiyor çünkü ben her gün her saat yazarım biliyor.
Yazmayı siz ne sandınız?
Ben , "ağzının ortasına vurulacaklar" listesinde bir numara  insanların karşısında sabırla konusmaya ya da dinlemeye çalışırken,yaşadığım zor günleri anımsarken,dünya üzerinde  olmak istediğim tek yere en uzak, olmak istemediğim yere saplanıp kalmış halde , Caniko bana mavi gözleriyle uzun uzun bakarken , gece tavanımla göz göze,dostum deniz derdime derman olunca mutlulukla ,  hiç unutamadığımda ve sonsuza dek unuttuğumda .. durmadan yazarım.
Cümle uzun mu oldu?
Devrik mi?
Bu saatten sonra fark etmemeli diye düşünüyorum:) Çünkü ben artık anlam bütünlüğünü kafaya takmayacak bir noktadayım :)
Geriye dönüp bakıyorum da...
Her şey "yeni bir hayat kurmakla" başlamıştı fakat aslolan "yeni bir ben" imiş.
Şimdi anlıyorum...
Ve artık kendimi hiç bir konuda suçlamıyorum.
"Çok değiştim!!"  demem imkansız fakat kat ettiğim  yola bakınca kendimle gurur duyuyorum.
Ki bilen bilir , "kendimle gurur duyuyorum" dediysem ben değişimin hası yaşanıyordur:))

Şimdi tüm bunlar sizi neden ilgilendirsin değil mi? Bir insanın değişime  giden yolunda başına gelenler  ve gelecekler başka bir insanı neden ilgilendirsin ki ?  Bu yazı işlerini biraz da bu sebeple askıya aldım . Çünkü bazen bazı insanlar kendilerini öyle sık ve hep anlatıyorlar ki! Kocaman bir BANANE çıkıyor içimden!
BA-NE-NE

Şimdi bunu okuyup "ee Gözde bize ne, so what?" dediğinizi duyar gibiyim:) Haklısınız fakat  blog yazmayı bıraktıran sebep tekrar bir yazı yayınlatan dürtüye mağlup oldu diyelim ve daha da kurcalamayalım olur mu;))

Açıklaması zor , biraz bende kalmalı fakat bir yandan da okuyucuya gitmeli .. Dedim ya benimkisi hep bir çelişki.

Haydi sevgimle..