7 Şubat 2014 Cuma

Yemek yemeyen bizden değildir.

Ben yaşamak için yemek yemem. Yemek için yaşadığımı da söyleyemem tabii hassas kalbime hakaret olur :) Ama şunu söyleyebilirim ki yemek yemenin hayali bile sırıtmama yeter!
Çok tatlı değil mi?
Ama bir de işin “Küçük Emrah “ boyutu var… Şöyle ki…
Sıcak bir yaz günü tam 4,5 kilo doğmuşum. Hiç zayıf olduğumu hatırlamam. Küçükken okulda  , ki obez de değildim neden bu kadar abartırlarmış bilmiyorum, sürekli dalga geçerlerdi. Ben de sürekli ağlardım. Tabii şimdi olsa kendimle dalga geçmekten millete sıra bırakmazdım o ayrı. Ama küçük bir çocuksun işte.. Karşındakiler de senin gibi… Çocuklar acımasız olur bilirsiniz bu konularda.  Kulağın mı büyük hop hemen“kepçe kulak” , gözünde gözlük mü var hop hemen “dört göz”, ders mi çalışıyorsun hop hemen “inek”…  Ya da benim gibi kilolu bir çocuk musun… Neyse ben bana  söylenenleri burada yazıp sizi daha da acıdan acıya sürüklemeyeceğim:) Anlayacağınız zor bir çocukluk geçirdim. Küçük Emrah’la yarışır mıyım bilmem ama  kendisinin repliklerine hitaben “benim hiç  bale kıyafetim olmadı biliyor musun?”  : )
Tamam tamam… Üzülmeyin be…  Dalga geçiyorum… Sonra liseye geldik, baktım ben daha çok gülüyorum bu esprilere. O zaman anladım ki bana takılmayı seviyorlar. Beni seviyorlar ve hiçbir zaman kızmadığım için hoşlarına gidiyor. İşin ilginç kısmı ben de alışmışım bir gün bana takılmasalar kötü hissediyorum!
Günümüze gelecek olursak hala “öyle deme ama Gözde yüzün çok  güzel”  tesellisiyle hayatımı sürdürmekteyim. Yemek yemeyi çok seviyorum. Yemek yemeyen insanlardan hiç haz etmiyorum hatta onlarla arkadaşlık kurup da kazara bir yemeğe falan gitmiyorum.  Düşünsene ben başlangıç olarak ortaya bir şey söyleyelim  sonra ana yemek alırız derken karşımdaki yağsız sossuz salata siparişi veriyor! Skandal! Yahu salata yağsız mı olur?
Sırf zayıf olmak içinse bunlar kusura bakmayın hiç normal değil.  Allah yemek yeme zevkini alacak hastalık, imkanını alacak yokluk vermesin lafım ,tabii ki, bu durumlar için değil…
Ben diyorum ki,
Mutsuz ve gerginsin ama 34 bedensin.
Kalsın. Üstüne bir de kaymaklı ekmek kadayıfı patlat! Ay ya şimdi olsa da yesem pek severim. İşte dervişin fikri zikri örneği diye buna derim.
Velhasıl canım okuyucularım yemek yemek güzeldir. Ama çok yemek ve müsriflik günahtır. Siz ortasını zaten bulursunuz.
Afiyet olsun canlarım…
Yalnız kabul edin iyi yedik : )

İtirafçı Not
Çok yemek tüketip de hiç kilo almayanları kıskanıyorum. 
Zayıf kadınları görünce şöyle bir süzüyorum.
İstediğim  kıyafetin  bedeni olmayınca sinirleniyorum.





Çikolatalı, ballı kaymaklı, börekli çörekli ve kebaplı günlerimiz olsun,

Sevgiler


Gözde




Hiç yorum yok:

Yorum Gönder