1 Ocak 2014 Çarşamba

Yılın İlk Günü Çok İyi Hissetmek...

Öyle bir geyik vardır ya... Herkes geride bıraktığı yılın berbat geçtiğini söyler durur... Yeni yıldan büyük beklentiler vardır. Planlar yapılır kararlar alınır. Ben her yılbaşı bunları dinlemekten çok sıkılırım hatta "Yılbaşı" meselesinin bizzat kendisinden hiç haz etmem.
Gelin görün ki bu sene gerçekten başta ülke sonrada sevdiğim insanlar için kötüydü.

Ama bildiğin kötü. Edebiyatsız kötü! Mutlak kötü!

E bendeniz de nasibimi aldım bu yıldan. Hem de oldukça cömert bir şekilde.
Neyse neyse... Konu bu değil. Hatta konu hiç bir zaman bu olmamalı.Beni tanıyanlar iyi bilir. Bardağın dudak payı için bırakılmış boş tarafını görmek bile  yeterlidir bendeki boş bardak merakına. Yarısına falan hiç ihtiyaç duymam, herşeyin kötüsünü düşünürüm. Yüzde yüz iyi olacağını bilsem bile kendimi kötüsüne hazırlarım. Nasıl bir koruma içgüdüsü bu yıllardır bendeki çözemedim. Sanırım hayalkırıklığı duygusunu minimalize etmek için geliştirdiğim bir yöntem. Sebebi sonucu ne olursa olsun en büyük düşmanım Pollyanna oldu bu hayatta çünkü o nasıl iflah olmaz bir iyimserse ben de islah olmaz bir karamsardım.

Ama bildiğin karamsar! Edebiyatsız karamsar! Mutlak karamsar!

Şimdi ne değişti? Aslında aynıyım. Çünkü insanlar değişmez -ki bu başlı başına bir yazı konusu, hiç girmiyorum.
Aynıyım ama inancım arttı. Umut etmek diye birşey varmış. Bunu keşfettim ki çok geç kaldım biliyorum. Tamam o çok sevdiğin gerçekçiliğin dursun bir kenarda ama gamlı baykuşluk da yapma be kızım! Zaten zor sen neden daha da zorlaştırıyorsun? Çabaladın değişti mi? Geçen yıl olanlara senin o "muhteşem" gerçekçiliğin engel olabildi mi ya da sen daha mı az üzüldün?  "Neye bu öfke, isyan ve de trip... sen ne ayaksın?"  dedim kedime.

Artık bir 30 yıl daha yaşar mıyım bilmiyorum. Süresini bilmediğim kalan zamanımda iki seçeneğim var. Ya yıllardır,  Pollyanna'ya takmış vaziyette, ulaşmak istediğim yere giderken  geçtiğim bu karanlık tünelde ucunda ışık var mı diye yürüyeceğim ya da tünel seçeneğini iptal edip dağ bayır patika her ne varsa o yoldan ilerleyeceğim. Ben yine ben olacağım ama yolu değiştireceğim. Çünkü yıllardır o tünelde herkesin geçtiği o zor yolları görmeden yürümüşüm. Karanlık dağa taşa patikaya   benzemiyormuş. Başlı başına bir engelmiş zorluğun kendisiymiş.

 Sen yine sen ol ama yolunu değiştir.


Bu sene için umutluyum. Açık açık söylüyorum. İçimde de tutmuyorm. Ha yine karamsar mıyım? Hem de  Allah'ına kadar. Ama karamsarlık başlı başına bir insanı ele geçirmemeli. Beni tanımlayan bu olmamalı. TÜNELDEN ÇIKMA VAKTİ. DAĞLAR ,TAŞLAR, ÇAMURLU YOLLAR BENİ BEKLER!

Geride bıraktığımız yıl zordu. Sana umutlarını bağlamış sevdiklerimi yarı yolda bırakma 2014 olur mu? Çünkü hepimiz yılın ilk günü çok iyi hissediyoruz.

Ama bildiğin iyi! Edebiyatsız iyi! Mutlak iyi!

Çünkü we will survive ;)

Gözde


2 yorum: